Kayıt olmanız sitemizde tam bir katılımcı olmanızı sağlayacaktır. Sitemizedeki beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, mesajlaşma sistemini kullanabilir ve daha fazlasını yapabilirsiniz.
Normal şartlarda sinekten yağ çıkartan firmalar için görüşlerim oldukça olumsuzdur. Ne var ki Nintendo, Mario ve Pokemon için son derece eli yüzü düzgün oyunlar çıkartmayı, her seferinde başarıyor. Bu sebeple normal şartlarda mesafeli davranmam gerekirken, Nintendo oyunlarını çekinmeden bağrıma basabiliyorum. Mario markasını kullanan en yeni Nintendo oyunu ise Mario Golf: Super Rush. Switch’e özel olarak piyasaya sürülen oyun, mod çeşitliliğinin de katkısıyla oyunculara basit bir eğlence sunmayı hedefliyor.
Mario ve golfü aynı potada eritmek aslına bakarsanız Nintendo için yeni bir fikirden ziyade oldukça eski bir fikrin çatı arasından çıkarılmasından ibaret. “Family Computer Golf: Japan Course” ve “NES Open Tournament Golf” sırasıyla 1987 ve 1991 yıllarında piyasaya sürülmüştü. Adında Mario geçmese de Mario’yu yönlendirdiğimiz bu oyunlar o dönemde beğeni toplamıştı (en azından büyüklerimden duyduğum kadarıyla beğeni toplamış, o yıllarda hayatta dahi değildim). Mario Golf: Super Rush da aynı yoldan giderek Mario ve golfü birleştiren bir yapım. Mario’nun yanı sıra, Peach, Luigi, Toad, Wario gibi seriden aşina olduğumuz 16 karakteri barındıran yapımı “arcade golf” oyunu olarak tanımlamak pek de yanlış olmaz. Böyle söyleme sebebim oyunun golf ile ilgili kısmının karakterimizin vuruş yapacağı doğrultuyu ve vuruş gücünü belirlemekten ibaret olması. Ancak oyunda standart golfün dışında çeşitli modlar bulunuyor ve oyunun aslına bakarsanız en büyük silahı da bu. Bu modlardan ilki “Speed Golf” ki oyunun adında Super Rush takısının bulunmasının yegane sebebi de bu mod. Her vuruşun ardından topa olabildiğince hızlı koşup, sonraki vuruşu yapmak üzerine kurulu bu modda amacımız topu deliğe en kısa sürede sokmak.
Yapılan her vuruş süremize 30 saniye ekliyor. Bu sebeple hızlı hareket etmek kadar isabetli vuruşlar yapmak da son derece önemli. Ayrıca bu modda yanımızda 3 oyuncu daha mücadele ediyor ve diğer oyuncuların sürelerine etki etmek mümkün. Bunu en basit şekilde topa koşan rakibimizi engelleyerek yapabildiğimiz gibi, karakterlerin sahip olduğu çeşitli özel yetenekleri de kullanabiliyoruz. Mesela King Bob-omb topun düştüğü yere bir grup bomba bırakıp rakiplerinin o bölgeye girmesini zorlaştırırken, Donkey Kong topun düştüğü bölgedeki tüm topları uzağa savurarak rakiplerinin atışlarını zorlaştırabiliyor. Oyundaki bir diğer mod ise Battle Golf. Bu modda 4 oyuncu, bir stadyumda bulunan görece küçük bir haritada birbirleriyle mücadele ediyorlar. Haritada toplamda 9 adet delik bulunuyor ve amaç ilk olarak 3 topu deliklere sokmak. Her bir oyuncu bir topu deliğe soktuğunda o delik ortadan kayboluyor ve genellikle oyunun sonunda herkes aynı deliği hedeflemeye başlıyor. Bu modda da Speed Golf’e benzer şekilde karakterlerin özel yetenekleri bulunuyor buna haritada bulunan çeşitli silahlar da eklenince mevzu iyice kaotik bir hal alıyor. Açıkçası kaos bazen o kadar artıyor ki bu modda geçirdiğim sürede adeta beynim döndü. Bu sebeple Battle Golf modunu terk etmem pek de uzun sürmedi.
Oyundaki son mod ise içi oldukça boşaltılmış bir hikaye modu. Pokemon benzeri yapısı olan bu modu bitirmek yalnızca birkaç saat sürüyor. Genel anlamda bir tanıtım ve eğitim sürecinden ibaret olan hikaye modunun hikayesini anlamak da oldukça güç. Oyunun sesleri ve grafikleri ise vasatı aşamıyor. Mod çeşitliliğiyle oyuncuları etkilemeye çalışan Mario Golf: Super Rush, Speed Golf modu dışında bunu maalesef başaramıyor ve ancak ortalama bir oyun olabiliyor.