Kayıt olmanız sitemizde tam bir katılımcı olmanızı sağlayacaktır. Sitemizedeki beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, mesajlaşma sistemini kullanabilir ve daha fazlasını yapabilirsiniz.
Bu yazı, TrackMania isminden haberi olmayanlar için çünkü serinin fanatiklerine tek bir cümle yetecektir: TrackMania Nations Forever'da ne varsa burada fazlası var! Böylece tecrübeli oyuncuları bilgisayarlarının başına yollamış olduk ve artık biz bize olduğumuza göre incelemeye geçebiliriz.
Bu seriyle ilk tanıştığımda, küçükken sahip olduğum ve neyin promosyonu olduğunu hatırlamadığım küçük arabalarım aklıma gelmişti. Belki okula bile gitmiyordum ve mahalledeki çocuklarla yarışlar yapıyorduk. Bu yarışlar zevkliydi çünkü aracın kontrolü tamamen bizdeydi. Kolaylıkla bir viraj alıyor ya da aynı virajı arabanın arkasını kaydırarak toza dumana katıyorduk. İşin en güzel tarafı da kazalarımız ne kadar büyük olursa olsun, minik yarış arabalarımız hasar almıyordu. İşte TrackMania serisi tam da bu yapı üstüne kurulu ama birkaç önemli farkla.
Büyük bir stadyumun ortasına kurulmuş, birbirine en ufak benzerliği bulunmayan bölümlerimiz var. Yapımcılar bence bu tasarım olayını çok güzel bir şekilde kotarmışlar çünkü bütün bölümler kendine has olmasına rağmen iki tur sonra yolu hatırlamam çok kolay oldu. Hem basit, hem farklı, hem zor...
Otomobili kontrol etmek kolay ama TrackMania 2: Stadium pek zor. Ne zaman dönmeye başlayacağım, ne zaman frene basacağım, ne zaman tekrar gaza yükleneceğim ve benzeri birçok soruyu sorup duruyor insan kendi kendine. Oyundaki bir bölümün ortalama bir dakika sürdüğünü düşünürsek tek bir hata sizi altın madalyadan mahrum edecektir, daha da önemlisi, online oyunlarda oldukça gerilere atacaktır.
Multiplayer desteği serinin belkemiğidir. Bunun ilk sebebi tabii ki rekabet hissi, ikinci sebebiyse oyundaki pistler tükense bile oyuncuların tasarladığı sayısız pistin oyuna dâhil olması. Zaten sadık bir kitleye sahip olması bir oyun için en büyük artıdır ve TrackMania serisinin değişmeyen özelliklerinden biri de budur. Pistlerde diğer oyuncularla kapışmak içinse birçok seçenek mevcut; turnuva usulü, tur mantığı, en iyi zamanı elde etme...
Basit ama etkili olma mantığını grafiklerde de görmek mümkün. Kaplama kalitesi orta seviye olsa da ışıklandırmalar başarı bir şekilde kullanılmış ama o kadar aksiyonun içinde buna ne kadar dikkat edersiniz, bilmiyorum. Zaten multiplayer tabanlı bir oyun olarak performans kaygısını ön plana çıkarmasını normal karşılamak gerek. Herhangi bir hasar modellemesinin olmaması da oyunun düşük seviye sistemlerde rahatlıkla çalışmasını sağlıyor. Aksiyonun yoğunluğundan sesler de nasibini almış. Müzikler için “kayda değer” demek mümkün değil. Motorun sesiyse sizi havaya sokmaya yetecektir.
İncelemeyi bitirmeden önce Türkiye’nin coğrafi konumu hakkında birkaç söz söylemek isterim. Oyuna kayıt olurken Türkiye’yi Orta Doğu içinde bulacaksınız, bu sizi şaşırtmasın. Ülkenizi seçtiğinizde, ülke bayrağı otomobilinizin üzerine işleniyor ama otomobilinizi istediğiniz gibi boyamanız da mümkün.
TrackMania 2: Stadium, eski TrackMania havasını başarılı bir şekilde yansıtıyor. Kontrollerin rahatlığı, eğlence faktörü, adrenalin ve daha birçok artı... Her şeyden önemlisi, inanılmaz zevkli bir oyun var karşımızda.
Oyun indirme linki ile birlikte siteye eklenecektir..