Kayıt olmanız sitemizde tam bir katılımcı olmanızı sağlayacaktır. Sitemizedeki beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, mesajlaşma sistemini kullanabilir ve daha fazlasını yapabilirsiniz.
20. Yüzyıl’a kadar toplumların yaşam tarzlarının değişme süresi oldukça uzundur. Örneğin, Cengiz Han dönemi ile Fatih Sultan Mehmet dönemi insanlarının yemekleri, giyimleri, müzikleri, dilleri, kısacası yaşam tarzları benzerlik gösterir. Fakat tarih ilerledikçe görürüz ki bu benzerliklerin kapsadığı zaman aralığı gitgide kısalır. Özellikle son 40 yılı 10’ar yıllık, belki de beşer yıllık dilimlere bölmek mümkündür. Yalnız türü değişse de bir tek şiddet baki kalır; sokakta, meydanda, parkta...
Hotline Miami 2: Wrong Number, ilk oyunun kaldığı yerden şiddeti devam ettiriyor ve sadece bir oyun için güzel olacak bir haberi de yanında getiriyor: Daha çok kan, daha çok düşman, daha çok silah! “Daha fazla” ibaresini karaktere ekleten oyun, oynanabilir karakterlerden birini de kadın yapıyor ki bu enteresan bir durum olacaktır. Bu konuda benim beklentim, ikinci oyunda kadına şiddete bir eleştiri sunulacağı çünkü yapımcıların açıklamaları bu sefer daha dikkat çekici, vurgulu ve duygulu bir hikâye olacağı yönünde.
İlk oyundaki hikâye, 80’lerin sonunda geçiyordu. Kuşbakışı baktığımız haritada W, A, S, D tuşlarıyla yönettiğimiz karakterle, deyim yerindeyse girdiğimiz mekânı kan gölüne çeviriyorduk. Fakat tek bir darbede, bulunduğumuz katın başından tekrar oyuna başladığımızdan bu hiç de kolay değildi. Pikselli grafikleriyle zaten bizleri kendine çeken oyun, bu zor yapısıyla da âşık ediyordu. Bunun üstüne muhteşem ötesi müzikleri eklediğimizde ilk oyuna “harika” demek çok yanlış olmaz. Tabii ki maskeleri unutmamak lazım...
Hotline Miami bu kadar sevilmişken ikinci oyunun ilkinin izinden giderek, sadece eklemelerle geliştirilmesine şaşırmamak lazım ve bunun son oyun olması, konu bağımsız yapımcılar olunca olağan bir durum. Yeni fikirlere geçmeden bu hikâyeyi bitirecek olmaları her açıdan takdire şayan. Bu sonda, ilk oyundaki karaktere de küçük bir rol verecek olmaları da güzel bir ayrıntı ama bu sefer oynanabilir olmayacak. Yeni eklenen karakterle eksikliği hissetmeyecek gibiyiz çünkü bunların her birinin kendi motivasyonu ve öldürme tarzı olacağından yeni oyun oldukça renkli olacak gibi; ana tonu tahmin edersiniz.
E3’te yayınlan videoyu izlerseniz göreceksiniz ki grafiklerde, atmosferde ve tabii ki müziklerde bir değişiklik yok. Genelde gelişme yok diye devam oyunları eleştirilse de Hotline Miami 2: Wrong Number için bu geçerli değil. Beklentinin tamamen ilk oyundaki atmosferi ve zorlayıcı oynayış dinamiklerini koruması yönünde olduğu bir oyundan, yeni bir hikâyeden başka bir şey ummak çok mantıklı olmazdı.
Yeni karakterler, yeni heyecanlar Yeni oynanabilir karakterlerden sadece ikisi gün yüzüne çıkmış durumda: Big Butcher ve Fans. Fans’in kimi sembolize ettiği ilginç çünkü aslında bu karakter, ilk oyundaki oyuncular adından anlaşılacağı üzere. Bu basit fakat etkileyici düşünce bile oyunun ne kadar kendine has bir tarzı olduğunu göstermiyor mu? Big Butcher ise ilk oyundaki bir eksiliğin giderildiğini işaret ediyor: Eğitim bölümü. Dennis Wedin, ilk oyundaki bu bölüm için “Oldukça kötüydü.” diyor. Bu kez hikâyeyle iç içe bir şekilde oyun dinamiklerini oyunculara sunacaklar yapımcılar.
Oyunun sadece PC, Mac ve Linux platformlarına gelecek olması dışında, görünen o ki yine muhteşem bir oyunla karşılaşacağız. Multiplayer desteği ilk aşama olmayacak olsa da daha sonradan eklenmesi planlanıyor. Şahsen bunu büyük bir eksiklik olarak görmediğinden beklediğim oyunlara Hotline Miami 2: Wrong Number’ı ekliyor ve ilk oyunu oynamayanlara Hotline Miami’yi şiddetle tavsiye ediyorum.